Türk Medeni Hukuku’nda son zamanların en tartışmalı konularından birisi nafakadır. Bilhassa hukuk dünyasında süresiz nafakanın gerekliliğinin tartışıldığı şu günlerde nafakanın, türlerinin ve şartlarının neler olduğu hakkında bilgilenmekte sonsuz fayda vardır.

Nafaka Nedir?

Nafaka türlerine göre ödenmesi gereken kişinin ve nedenin çeşitlilik gösterdiği aile hukukundan doğan bir yükümlülük, ödenektir.  Nafakanın türü, kişiye kimin nafaka alacaklısı kimin nafaka borçlusu olduğunu gösterir. Örneğin iştirak nafakası, eşlerin orta sürdürdükleri evlilikten doğan müşterek çocuk için evlilik birliği sona erdiğinde velayet hakkına sahip olmayan eş tarafından velayet sahibi eşe ödenen nafakadır. Bunun gibi nafakanın dört farklı türü vardır. İncelenecek olursa nafaka türleri şöyledir:

1- İştirak Nafakası

İştirak nafakası, evlilik birliği herhangi bir şekilde sona erdikten sonra (Bu sona erme evliliğin butlanı veya boşanma nedeniyle olabilir.), müşterek çocuğun velayeti üzerinde olan eşe, velayet hakkına sahip olmayan eş tarafından müşterek çocuğun her türlü bakım ve giderleri adına ödenen ödenektir. Nafaka yükümlüsü eşin borcu, ekonomik gücü oranındadır. İştirak nafakasının aylık ödenmesi gerekir. Müşterek çocuğun iştirak nafakası adı altında maddi yardım alabilmesi için ergin olmaması gerekir. Velayet sahibi eş, temyiz kudretine sahip çocuk, çocuğa atanan kayyım ve vasi tarafından talep edilebileceği gibi hakim resen, herhangi bir talep olmaksızın da iştirak nafakasına hükmedebilir. Bu durumun nedeni, çocuğun üstün yararının gözetiminin ebeveynlere değil hakimin takdirine bırakılmış olmasıdır. Bununla birlikte iştirak nafakası çocuğun evlenmesi, mahkemece ergin kılınması veya 18 yaşını doldurması ile birlikte son bulur. Ancak TMK gereği şayet çocuk ergin olmasına rağmen eğitim hayatını devam ediyor, okula gidiyorsa eşin nafaka yükümlülüğü devam eder. İştirak nafakasına hükmedilmesi veya arttırılmasına yönelik davalara Aile Mahkemesi bakmakla yükümlüdür.

2- Tedbir Nafakası

Tedbir nafakası boşanma davası devam ederken ya da başında eşlerden birisinin yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle henüz daha boşanmaya karar verilmeden, diğer eş tarafından eşe ödenen nafaka türüdür. Yoksulluğa düşecek olan eş, boşanma ile birlikte yaşam standartlarının evlilik devam ederken olduğu halden aşağı olacağını ispatlayarak talep etmesi halinde hakim tarafından hükmedilebilir. İştirak nafakasında olduğu gibi hakimin resen takdir alanına giren bir nafaka türü değildir. Uygulamada genellikle boşanma davası devam ederken çalışmayan eşin talep etmesi durumunda, dava süresince talep edildiği takdirde ödenmesine hükmedildiği görülmektedir. Tedbir nafakası, boşanma davası karara vardığında sona erer. Bu nedenle geçici bir nafaka türüdür. Belirtmek gerekir ki tedbir nafakasına hükmedilirken kusur aranmadığı gibi cinsiyet ayrımı da yapılmaz. Tedbir nafakası ile ilgili konularda görevli mercii Aile Mahkemesidir.

3- Yoksulluk Nafakası

Tartışma programlarında ve hukuk dünyasında sıklıkla tartışılıp gündeme gelen, kimisinin ateşli bir şekilde varlığını savunduğu kimisinin ise çeşitli eleştiriler yönelterek yükümlü eşin külfet altına sokulduğunu iddia eden nafaka türüdür. Yoksulluk nafakası, boşanma gerçekleştikten sonra ödenen, geçici olmayan nafakadır. Yoksulluk nafakası; evlilik birliği sona erdikten sonra eşlerden birinin hayat standartları düşecek, maddi gelirden yoksun olacak yani kanun lafzının deyimiyle yoksulluğa düşecek olan eşe, yükümlüsü olan eşin maddi gücü oranında ödenen ödenektir. Yoksulluk nafakası alınması için belli bazı şartlar vardır. Bunların ilki talep edilmesidir. Yoksulluğa düşecek eş tarafından yoksulluk nafakasının mahkemeden talep edilmesi gerekir, hakim resen karar veremez. Aranan bir diğer şart ise kusurdur. Talep eden eşin, diğer eşten daha fazla kusurlu olmaması gerekir. Yani eşit kusurun veya daha az kusurun varlığı halinde ancak yoksulluk nafakasına hükmedilebilir, daha fazla kusurlu ise yoksulluk nafakasına hak kazanması mümkün değildir. Kusurun tayini elbette mahkemenin takdirindedir. Süresiz olarak yoksulluğa düşecek olan eş lehine hükmedilir. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için evlilik birliğinin bir saat bile sürmüş olması yeterlidir. Yani toplamda bir saat evli kalmış bir çiftte, yoksulluğa düşeceğini ispatlayan eş süresiz olarak diğer eşten yoksulluk nafakasını teorik olarak alabilir. Bununla birlikte yoksulluk nafakası irat halinde ödenir. Arttırılması için açılacak olan davalarda görevli mahkeme aile mahkemesidir. Yoksulluk nafakasının kaldırılması da elbette mümkündür. Kaldırılması için; nafaka yükümlüsünün ölmesi, nafaka alacaklısının ölmesi veya nafaka alacaklısının yeniden evlenmesi gerekir. Bu hallerde yoksulluk nafakasının yetkili ve görevli mahkemede açılan bir dava ile kaldırılması mümkündür. Her ne kadar uygulamada kadın lehine hükmedilerek tepki çekse de kanun koyucu cinsiyet ayrımı yapmamıştır. Kanunun lafzına göre çalışmayan bir erkek de evlilik sona erdikten sonra yoksulluğa düşeceğini ispatladığı takdirde kadın eşten yoksulluk nafakası adı altında ödeme alabilecektir.

4- Yardım Nafakası

TMK’ya göre kural olarak herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan altsoyuna, üstsoyuna veya kardeşlerine maddi olarak yardım etmekle yükümlüdür. Yardım nafakası da bu yükümlülüğe dayanmaktadır. Bireylere getirilen bu yükümlülük gereği yardım nafakası; altsoya yani toruna veya çocuğa, üstsoya yani anne-baba, dede-nene veya kardeşlerden biri lehine hükmedilebilir. Altsoy ve üstsoy lehine yardım nafakasına hükmedilmesinde yoksulluğa düşme dışında herhangi bir şart aranmazken kardeşler bakımından kanun koyucu farklı bir yaklaşım benimsemiştir. Buna göre aleyhine nafakaya hükmedilecek kardeşin refah içinde bulunması gerekir. Refah içinde değilse diğer nafaka alacaklıları gibi kardeşin nafaka hakkı doğmaz. Bununla birlikte tüm nafaka alacaklıları bakımından, yardım nafakasına hükmedilmesi için bu kimselerin talepte bulunması gerekir. Resen hakim tarafından yardım nafakasına karar verilmesi mümkün değildir.  Örneğin evlilik birliği sona erdikten sonra ergin olan müşterek çocuk eğitim hayatına devam ediyorsa velayet hakkına sahip olmayan eşin ödemekle yükümlü olduğu nafaka türü teorik olarak yardım nafakasıdır. Yardım nafakasını kaldırmakla, azaltıp arttırmakla görevli mahkeme Aile mahkemesidir.