Kurmayı düşündüğüm siyasi parti veya sivil toplum kuruluşu. Sloganı “Yaşasın İslam, Yaşasın Zafer!

İslami Hareket’in amacı ne olmalıdır?

İslami hareketin ilk önderi olarak Hz. Muhammed’i kabul ediyoruz. Biz onun davasının günümüzdeki temsilcileri olarak bir adım öne çıkmayı zorunluluk olarak görüyoruz. Eğer hareketin amacını açıklamak gerekirse kısaca şunu söyleyebiliriz: “Müslümanların dinlerini özgür bir şekilde yaşamaları için ekonomik ve politik gerekli önlemleri almak.

Şurası açık bir gerçektir; müslüman laik olamaz. Müslümanların devleti de laik olamaz. Laiklik din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması şeklinde açıklanıyor. Halbuki İslâm dini toplumsal düzeni sağlayan kanunlar içerir. Bu da onun mensuplarının laik olmasının önüne geçiyor. Kısaca laik bir devlette müslümanlar dinlerinin gereklerini özgürce yerine getiremezler. Bunun için bir şeriat devleti gereklidir. Bazıları şeriat’ı cumhuriyet yönetim biçiminin zıttı olarak algılıyor. Aslında şeriat bir anayasadır. Yönetim biçimi ise daha farklı bir konu.

Sloganlar ve bazı söylemler:

  • Yaşasın İslâm, Yaşasın Zafer!
  • Geleceğe dair güzel hayallerimiz olması bizim için yeterli değil. Biz hayallerimizin gerçekleştiği günleri de görmek istiyoruz.
  • Çoğu dinsizin Allah’ın kanunlarını istememesi normal. Biz onlara ne istediklerini sormuyoruz, yapacağımız işler konusunda fikir de danışmıyoruz.
  • İşin sonunda düşmanına benzemek her savaşçının kaderi olmasa da çoğunluğun uğradığı bir felakettir. Biz bunu günümüz Türkiye’sinde görmekteyiz.
  • Türkiye’de önce İslâm’ın önünü kestiler şimdi de Türkçülüğün bitirilme aşamasına gelindi.
Uzlaşma söz konusu değil. Ezip geçeceğiz!– İslâmi Hareket
  • Büyük liderler küçük hataları görmezden gelebilen topluluklar içerisinden çıkar.
  • Ben İngilizim, ben Fransızım diyene ben Türküm demekte hiçbir mahsur görmüyorum. Ama ben müslümanım diyene söyleyecek tek sözüm var: İslâm tek millettir.
  • Hakkını aramayan insan midemi bulandırıyor. Bir böcekten nasıl tiksiniyorsam ondan da aynı şekilde tiksiniyorum.
  • Uzun yıllar süren acılar, açlık ve sefalet benim milletimin temel sorununu anlamamı sağladı. Bunu için kaderime müteşekkirim. “Onlar nefret etmesini bilmiyorlar.
  • Biz kız çocuklarının evlerinden uzakta olmasına karşıyız. Kadının asıl vazifesi evlat yetiştirmektir. İffetli bir ananın yetiştireceği erkek evlat onun başaracağı işlerin belki on belki yüz katını başaracaktır. Evet ortam uygunsa kız çocukları da okusun ama ortam uygun değilse ahlâk bozukluğu her yanı kaplamışsa kadın için evinden hayırlı bir yer yoktur. Neden günümüz de Fatihler, Yavuzlar yetişmiyor diye kendimize soralım. Bir örnek vermek gerekirse yeryüzü kadınlarının en hayırlılarından olan Hz. Meryem iffeti ile övülüyor. Fakat ona bile peygamberlik verilmemiş ondan doğan erkek evlada bu nasip olmuştur. Hz. İsa’ya.