Akıl üzerine düşünüyorum, bir nimet mi yoksa lanet mi? Aklın bir nimet olduğunda hiç şüphe yok ama kime göre neye göre, öyle değil mi?

Akıl kendi başına gerçekten büyük nimet o konuda anlaşalım öncelikle. Sonrasına gelecek olursa akıllı kişinin başka akıllı kişiler arasında bulunması da ayrıca başka bir nimettir. Çünkü akıllı olup da insanların akılsızlıklarına katlanmak gerçekten çok zor bir durum.

Peki, kimin akıllı olup kimin olmadığını nasıl anlayacağız? Bu sorunun cevabını din olarak cevaplayabiliriz. Eğer ki kim İslam dinine inanıyor ve onun kaidelerini gerektiği gibi yerine getiriyorsa o kişi zamanının akıllıları arasındadır. Evet, biz toplumun yozlaştığı bir zamanda yaşıyoruz. Bu durumda yani böyle bir zamanda İslami kaideleri yerine getirmek gerçekten çok güç. Bazı kimseler tarafından doğru, dürüst insan olmak akılsızlık olarak tanımlanıyor. Özellikle genç nesil arasında. Onlara göre para gelsin de nasıl geldiğinin bir önemi yok. Cinsellik olsun da evlilikle veya evlilik dışı pek bir önemi yok. Yeter ki onlar mutlu olsun, bu mutluluğun kaynağı pek bir önem arz etmiyor.

Elbette genç neslin hepsi aynı değil. Burada olan şey bir kutuplaşma; iyilerin iyiliği arttıkça kötülerin kötülüğü artıyor. Bu durum bir süre daha bu şekilde sürüp gider. Sonrası ise her konuda olduğu gibi Allah-ü Teala'nın takdiri.