Ben iş yaşamım boyunca bir çok yerde çalıştım ve bu blogda çalıştığım yerler hakkında da yazmaya karar verdim. Bugün sıra Sütaş Aksaray fabrikasındaki deneyimimde.
Pek hoş şeyler değil buradaki hatıralarım. Zaten oradaki çalışma şartlarından memnun olsa idim ayrılmazdım. Hatırlıyorum da ayrılırken müdür ile görüştürülmüştüm. Bana şöyle demişti "sen gidersen yerine başkaları gelir, her gün iş başvurusu yapan onlarca kişi var." tüm söylediklerinin özeti az önceki cümle içerisinde. O zaman bir şey fark ettim. Bu insanlar aslında hiçbir şey ile ilgilenmiyorlardı. İlgileniyorlarmış gibi yapılıyordu. İşçiler ve onların çalışma koşulları başka yerlerde olduğu gibi Sütaş fabrikalarında da yönetici kadrosunda bulunan kişilerin hiç mi hiç kimsenin umurunda değildi. Her şey şirket kârını maksimum seviyeye çıkarma üzerine kurulu idi.
Ben, Sütaş'ta ayran bölümünde çalıştım. Burada insanların yüzlerinin pek gülmediğini söyleyebilirim. Zaten o dönemde bazı işçiler sendikaya üye oldukları için kovulmuşlardı. Eylem yaparak haklarını arıyorlardı.
Şunu söylemekte fayda var Sütaş'ta verilen yemekler oldukça kalitelidir. En azından bu konuda cömert davranıyorlar çalışanlarına karşı. Ben çalışma hayatım boyunca en iyi yemekleri Sütaş'ta yedim.
Burada dikkat ettiğim şey ise çalışanların birbirlerine karşı olan duyarsızlığı. Özellikle bu tip insanları mı işe alıyorlar yoksa insanlar Sütaş'ta çalıştıkları süre boyunca mı duyarsızlaşıyorlar bilemiyorum.
Member discussion